
ABD Merkez Bankası FED’in 50 baz puan faiz artışıyla sıkılaşmaya devam etmesi ve arkasından bilanço küçülmesinin gelecek olmasının, borsalarda satışlara ve doların tüm dünyada yükselmesine neden olduğunu görüyoruz. Yeni süreç, yeni yön arayışlarını ve dolayısıyla getiri elde etme, enflasyondan korunma çabalarını beraberinde getiriyor. Dalgalı süreçleri bir süre daha izleyeceğiz.
Dünyada ekonomik bunalım sürecinin ciddi emareleri varken, bunun üzerine pandemi de eklenince sorun daha da ağırlaştı. Bu bunalım sürecini aşmak için büyük devletlerin bilek güreşi ve paylaşım alanlarını artırma çabaları, bölgesel savaşlara evrilen yeni bir tarihsel süreci beraberinde getirmektedir. Maalesef filler çarpışırken çimenler ezilmekte; yine yoksul, gelişmekte olan ülkeler ve savunmasız geniş halk kitleleri -her zaman olduğu gibi- bu sürecin büyük bir acı ve kayıpla bedelini ödeyenler olmaktadır.
Enflasyonun dünyada yükselmesi, bol para dönemi, hem savaş kaynaklı tedarik sorunları, hem de Çin’in uyguladığı sıfır toleranslı Covid-19 politikası gereği kapanmaların etkisiyle yüksek fiyatlar, bu sürece destek olmaya devam ediyor. Kısa vadede bu sorunu çözmenin çok kolay olmayacağı anlaşılıyor.
Ülkemizde bir taraftan dünyadaki gelişmelerin yansımalarını yaşarken, diğer taraftan da uygulanan bize özgü ekonomik politikaların sonuçlarını yaşamaya devam ediyoruz. Dolar/TL 14.50 ve 15.00 arsında ciddi sıkışma gösteriyor. Hangi yönde kırarsa o yönde hareketler göreceğiz. Faiz artırımı olmaz, içeriden ciddi bir döviz çözülmesi görülmezse ve dışarıdan döviz girişi yaratılamadığı durumda dolar 15.00 üzerinde kalırsa; 16.80’e doğru hareketleri görebiliriz. Olumlu senaryoda, dolar 14.50 altında kalıcı olursa, 13.00’lere doğru geri çekilme görülmesi olasılıklar arasındadır.
Dolar/Euro paritesinin 1.10 seviyesinin altında kalması durumunda ilk önce 1.050’ye doğru geri çekilebileceğini söylemiştik. O olasılık, gerçekleşti. Bu seviyenin önemli bir direnç olacağını düşünüyorum. Şayet bu destekte tutunamaz ve kalıcı olmazsa yeni destek 1.000 seviyeleri olacaktır.
Altının onsunda, ABD faiz yükselişleri sonucu 1.850 dolar seviyelerine kadar geri çekilmeleri gördük. Bu, teknik anlamda önemli destek noktasını ifade ediyor. Bu seviyelerden 200 günlük ortalamalar da geçtiği için önemli desteği ifade ediyor. Bu konuda da önemli bir bilek güreşine sahne olduğunu görüyoruz. Kim daha fazla güç arkasına alırsa, yönü belirleyecektir. Enflasyonlu ortam, altının yükselişini besliyor. Parasal sıkılaşma da altın onsunun yükselişine engel teşkil ediyor. Bu süreçte borsalardan ve kriptolardan çıkan para altın yönelirse tekrar yukarı çıkışları, tersi durumunda düşüşleri görmek mümkün olacaktır.
Enflasyon ortamı devam ettikçe borsalara ilginin devam edeceğini; düşüşlerde alışları, yukarı çıkışlarda satışları göreceğimiz önemli dalgalanmalara tanık olduğumuz bir sürecin devam edeceğini düşünüyorum.
Gürsel DURMUŞ
10.05.2022