
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar'la yürütülen iş birliğini: “Katarla bugüne kadar siyasi, askeri, ticari, ekonomik ve kültürel konuları kapsayan toplam 84 mutabakat imzalayarak iş birliğimizi sürekli ileriye taşıdık.” sözleriyle ifade etti.
Millete Sesleniş konuşmasında ekonomiye değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye'nin kurtuluşunu küresel çetelerin reçetelerinde değil istihdam ve üretimde görüyoruz. Biz ülkemizi büyüterek işsizliği azaltarak, cari fazla yoluyla insanlarımızın refahını yükselterek enflasyonu düşüreceği diyoruz, bu zihniyet IMF reçetelerini dayatarak, Türkiye’yi yeniden siyasi ve ekonomik boyunduruk altına sokmak istiyor.
Düşük faiz ve dengeli kur ile ülkemizi adım adım daha ileriye taşıyacağız. Daha önce de söylediğim gibi biz ekonomide ne yaptığımızı biliyoruz. Milletimizden bize güvenmesini ve sabırlı olmasını istiyoruz.” dedi
“Büyük hedeflere doğru ilerlerken, insanlarımızın günlük hayatlarında yaşadıkları sıkıntıları da görmezden gelmiyor, yok saymıyoruz. Özellikle fahiş fiyat artışları konusundaki her şikâyeti dinliyor, her sıkıntıyı ciddiyetle takip ediyoruz. Buradan tüm bakanlıklarımıza, tüm kurumlarımıza, tüm belediyelerimize talimat veriyorum. Girdi maliyetlerindeki ve kurdaki yükselişle izah edilemeyecek fiyat artışı yapan, bilhassa da stokçuluğa yönelen hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmayacaktır. Hem idari, hem hukuki işlemlerle, kendi ülkesine ve milletine karşı böyle ağır bir suç işleyen herkesin yakasına yapışılacaktır.
Türkiye tarihinin en kritik ekonomik mücadelelerinden birini verirken fırsatçılık peşinde koşanları, ne millet, ne tarih, ne de devlet affeder. Bu konunun serbest piyasa ekonomisiyle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Serbest piyasa ekonomisi; kuralsızlık, başıboşluk, vicdansızlık, insafsızlık ve ahlaksızlık demek değildir. Tam tersine bu sistem, piyasa kuralları içinde hareket etmeyenlere kati surette izin verilmemesini gerektirir. Dünyanın her yerinde de serbest piyasa ekonomisi bu şekilde işler, işletilir. Hükümet olarak, aşırı fiyat yükselterek ve stokçuluk yaparak piyasayı zehirleyenlere karşı sonuna kadar mücadele etmekte kararlıyız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine, "Bizim hiç kimsenin kazancında gözümüz yoktur. Bizim karşı çıktığımız ve mücadele ettiğimiz tek şey sömürüdür. Bu sömürü emek üzerinden yapılsa da karşıyız, mal ve hizmet fiyatı üzerinden yapılsa da karşıyız, para üzerinden yapılsa da karşıyız.” diyerek devam etti, “Vatandaşlarımız kazansın, üreticilerimiz kazansın, sanayicilerimiz kazansın, çalışanlarımız kazansın; velhasıl ülkemiz ve milletimiz hep beraber kazansın ki, hedeflediğimiz refah düzeyine ulaşabilelim. Sadece kendisi daha çok kazanma hırsıyla ülkenin dengelerini bozmaya, milletin hakkına, hukukuna girmeye kalkanlara izin vermeyeceğiz.
Türkiye tarihinin en kritik ekonomik mücadelelerinden birini verirken, fırsatçılık peşinde koşanları ne millet ne tarih ne de devlet affeder. Bankada, yastık altında, kasasında parası, özellikle dövizi bulunan herkesi yeni ekonomi politikamızın getirdiği fırsatları değerlendirmeye davet ediyorum.
Amacımız kalıcı üretim, kalıcı istihdam, kalıcı refah sağlamaktır. Dar gelirliler, ücretliler, emekliler başta olmak üzere milletimizin her kesiminin üzerine binen yükleri azaltmak için gereken tüm adımları atıyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Ülkemizde bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle, arpa, buğday, mercimek üreticilerimiz büyük zarara uğradı. Çiftçilerimize 2,6 milyar lira kuraklık desteğini Aralık ayında hesaplarına yatıracağız.” duyurusuyla çiftçilere de müjde verdi.